amuel P. Huntington’un Medeniyetler Çatışması tezini sanırım artık duymayan kalmamıştır. Huntington’un tezine göre ilk savaşlar krallar arasında oldu. Sonrasında milletler arasında savaşlar başladı. Milletler mücadelesi yerini ideolojiler mücadelesine bıraktı. Gelecekte yaşanacak mücadele ise özellikle Batı ile Müslümanlar arasında olacak. Medeniyetler çatışması global politikaya hakim olacak. Dünya Batı, Konfüçyüs, Japon, İslam, Hint, Sılav-Ortodoks, Latin Amerika ve Afrika medeniyetleri arasındaki etkileşimle şekillenecek.
Huntington’un bu tezi bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de geniş bir taraftar kitlesi buldu. Özellikle 11 Eylül hadisesinden sona tezlerinin doğruluğuna olan güvenleri daha da pekişen Huntington ve taraftarları İslam’ı Batı’nın karşısına bir düşman olarak yerleştirdiler.
Bir uluslararası ilişkiler profesörü ve Avrupa′nın güvenlik politikası, silah kontrolü ve silahsızlanma konularında önde gelen isimlerinden biri, aynı zamanda 1999 yılından bu yana, BM Genel Sekreteri′ne silahsızlanma konularında danışmanlık yapan heyetin üyesi olan Harald Müller bu tezin karşıtlarından, Müller delilleri, neden ve sonuçlarıyla “Medeniyetler Çatışması tezine karşı çıkarken “Kültürlerin Uzlaşması” antitezinin de teorisyenliğini yapıyor. Müller’e göre medeniyetler çatışabilir evet, fakat bu çatışma doğanın bir şiddeti değil, insanlar tarafından meydana getirilen bir olgudur ve yine insanlar tarafından üstesinden gelinebilir. Müller kültürler çatışmasını önleyecek en büyük güç olarak “tanıma”yı öne sürüyor:
“Nasıl bir ilişkinin geçerli olacağı etkili bir diyalog için önemlidir. Hakkında bir şeyler bilinen yabancı biraz daha az yabancıdır. Onunla diyalog kurmak kolaylaşır. Kiliseler diğer dünya dinleri ile konuşabilmeye hazır olduğu zaman daha çok şey yapabileceklerdir.”
Harald Müller’in “Kültürlerin Uzlaşması” adlı bu önemli tezi Almanya’da Fisher firması tarafından kitaplaştırılmıştı. Timaş Yayınları dönemsel ihtiyacı da göz önünde bulundurarak eseri Türkçemize kazandırdı. Eserin yeni dünya düzeni konusunda kafa yoran herkes için ciddi bir kaynak olacağı kanaatindeyiz.
Prof. Dr. Harald Müller, 1949 yılında doğdu. 1981 yılında Frankfurt Üniversitesi’nde politik bilimler üzerine doktorasını tamamladı. 1976 yılında Frankfurt′taki Barış Çalışmaları Enstitüsü bünyesinde (Peace Research Institute) araştırmacı olarak çalışmaya başladı. 1984-86 yılları arasında Belçika′nın Brüksel kentinde bulunan Avrupa Politika Araştırmaları Merkezi′nde (The Center for European Policy Studies) baş araştırmacı olarak güvenlik üzerine araştırmalar yaptı. 1996′da Frankfurt′taki Peace Research Institute′nün direktörlüğüne getirildi. 1999′da Frankfurt Üniversitesi′nde Uluslararası İlişkiler profesörü oldu. Prof. Müller Avrupa′nın güvenlik politikası, silah kontrolü ve silahsızlanma konularında önde gelen isimlerinden biri aynı zamanda 1999 yılından bu yana, BM Genel Sekreteri′ne silahsızlanma konularında danışmanlık yapan heyetin üyesidir. 1999/2000 yıllarında Alman hükümetinin Savunma Değerlendirme Komisyonu′nda görev yapmış, 1995 ve 2000 yıllarında, Nükleer Silahsızlanma Antlaşması′nın değerlendirilmesi için düzenlenen konferanslara katılan Alman delegasyonunda yer almıştır.